- Olympos denince aklınıza 3 farklı başlık gelmelidir: Olympos Ağaç Evler, Olympos Antik Kenti, Olympos Plajı. Bu 3 birbirinden eşsiz ögenin birleşmesiyle senelerdir tüm dünyanın en gözde görülecek yerlerinden biri olan Olympos oluşur. Şimdi bilgiyi biraz daha detaylandıralım:
Kumluca’ ya bağlı olan Olympos bölgesinde betonlaşma yasak olduğu için bölge sakinleri bir dönem tüm hizmetleri ahşaptan oluşturdukları bina ve tesislerde sunmuşlardır. O dönemlerde ağaçların tepesine bungalowlar ( ağaç ev ) inşa edilmiş, bölgeyi ziyarete gelen yerli ve yabancı turistler bu bungalowlarda konaklamıştır. Günümüzde talebin ve ziyaretçi sayısının yoğunlaşmasıyla ağaçların tepelerindeki evler yetmez olmuş, buraya küçük bir tatil beldesi kurulmuş; kısıtlamalar nedeniyle tüm bina ve tesisler yine ahşaptan yapılmıştır.
Özetle, Olympos’ da kaldığınız pansiyon da ahşaptan, yemek yediğiniz restaurant da, dans ettiğiniz disco da.
“Olympos” kelimesinin eski Yunanca ‘da “ulu dağ” anlamına geldiğine inanılmaktadır. Dünya üzerinde yirmiden fazla dağ ve tepe bu adı taşımaktadır ve bazılarının yakınlarındaki kasaba ve şehirler de bu adı almıştır. Bu tepelerin en ünlüsü, Yunanistan’ın kuzey doğusunda bulunan, eski Yunan tanrılarının evi sayılan, Thessalian tepesidir. Olympos Antik Şehri adını, eskiden Olympos Dağı olarak bilinen Tahtalı dağından alır. Tahtalı Dağı şehrin 10 km kuzeyinde bulunmaktadır ve eteklerinde bugün Yanartaş adıyla bilinen, hiç sönmeyen ateşi barındırır.
Olympos, antik Likya medeniyetinin en önemli şehirlerinden biri olmuştur. Şehrin temelleri eski Helenistik dönemde, MÖ. 300 civarında inşa edilmiştir. Büyük İskender’in fetihlerine ilk başladığı yıllarda kış aylarını, Olympos’a komşu bir liman şehri olan Phaselis’te geçirdiği bilinmektedir.
Olympus ‘un tarihi kayıtlarda izine ilk defa MÖ. 78 yılında, Sicilya’daki Roma Valisi Servilius Vatia’nın zamanın en büyük korsanı Zenicetes’i deniz savaşında yendiği sene rastlanır. Gemilerini Porto Ceneviz ve Sazak’ın gizli limanlarında saklayarak civardaki tüm kıyı şeridini hakimiyeti altına alan Zenicetes, Olympos’u da kendisine kale yapmıştır. Şehir yeniden Roma hakimiyetine geçtikten sonra “ager publicus” (satışa çıkarılmış veya kiralık olarak verilecek Roma mülkü) olarak ilan edilmiştir.
Korsanların, Pers tanrısı Mitras için garip kurban törenleri ve gizli ayinler düzenledikleri söylenmektedir. Mitras, o yıllarda doğu ülkelerinin birçoğunda yaygın olarak inanılan Pers mitolojisinde saf ruh ve ışık tanrısıdır.
MS. 43 senesinde Likya, Roma İmparatorluğuna katılmıştır. Olympos şehrinin koruyucusu, Yunan Tanrısı Hephaistos için festivaller düzenlenmiştir. İmparator Hadrianus’un MS. 130 senesinde şehri ziyaret ettiği de kayıtlarda yer almaktadır.
Olympos, Roma İmparatorluğu Hristiyanlaşma süreci içerisindeyken bir piskoposa ev sahipliği yapmıştır. 3. yüzyıldan itibaren korsanların sürekli olarak şehre saldırmaları sonucu şehrin nüfusu yavaş yavaş azalmış ve şehir eski önemini kaybetmiştir.
11. ve 12. yüzyıllarda şehir Cenevizliler, Venedikliler ve Rodos Şovalyeleri tarafından yeniden inşa edilmiş ve haçlı seferleri sırasında ticaret limanı olarak kullanılmıştır. Olympos şehri, Osmanlı Donanmasının 15. yüzyılda doğu Akdenizi hakimiyeti altına aldığı sıralarda terk edilmiştir.
Olimpos, Türkiye’nin güney sahilini kapsayan, Antalya şehrine bağlı Olympos-Bey Dağları Milli Parkının bir bölümünü oluşturmaktadır. Bey Dağları, Toros sıradağlarının batı kanadında bulunur. Karlı tepelerinden aşağıya inildikçe yemyeşil çam ve sedir ağaçları arasından Akdeniz’in turkuaz rengi görülür.
Özetle; Olympos bir dönemin en korku salan korsan şehirlerinden biriymiş. Döneminin birçok korsan kumandanının mezarının da bu örenyeri içerisinde bulunduğu düşünülüyor.
3- OLYMPOS PLAJI:
Olympos Plajı yazın genelde kuruyan bir nehrin denize döküldüğü yerde küçük bir koy olarak bölgenin sakin ve gözde plajlarından biridir. Plaja yakın bir noktada buz gibi kaynak suyu çıkar ve bu su da nehir yatağını takip ederek denize dökülür. Bu yüzden, ılık deniz suyunun keyfini sürerken bir anda buz gibi bir su akıntısı sizi keyfinizden edebilir. Ayrıca yazın biraz fazla kalabalıktır. Plaja ulaşmak için Olympos Antik Kenti’ nin içinden geçmeniz gerekli olduğu için ören yeri giriş ücreti ödersiniz. Şayet müze kartınız var ise, kartınızı kullanarak giriş sağlarsınız. Plajda şezlong veya şemsiye hizmeti verilmemektedir. Olympos Plajı olarak adlandırılan bölge biraz dar bir bölgedir. Daha ferah bir plaj keyfi yaşamak isterseniz plaja girdiğinizde sol tarafa doğru yürüyün; Olympos ile Çıralı plajlarının birleştiği noktayı göreceksiniz. Devamında ise uçsuz bucaksız Çıralı plajında da alternatif olarak güneşlenip denize girebilirsiniz.