- Bu nekropol alanında değişik tipte mezarların yanı sıra alanın güneydoğusunda antik yol güzergahları kısmen korunmuş olarak ortaya çıkarılmıştır. Ana kaya üzerinde tekerlek izleriyle kendini gösteren bu yollar, belirli noktalarda kesişerek kavşak oluşturmaktadır. Bunlar olasılıkla kent dışından kente ulaşımı sağlayan ana yollardır.
Kazı çalışmaları sırasında ele geçen buluntulara göre nekropol alanının M.Ö. 3. yy. sonu ile M.S. 4. yy. arasında ortalama 700 yıl boyunca kullanıldığı anlaşılmaktadır. Mezarlarda ortaya çıkarılan buluntular ışığında Antalya’nın en eski tarihinin M.Ö. 2. yüzyıldan daha eskiye M.Ö. 3. yüzyıla kadar uzandığı anlaşılmaktadır. Mezarlarda özellikle, Hellenistik dönem adı verilen İ.Ö. 4. yüzyıl sonu ve 2. yüzyıllara ait çok sayıda pişmiş toprak kap, pişmiş toprak figürünler ve sikkeler ele geçmektedir.
Doğu Garajı-Halk Pazarı Mevkii, Antik Atteleia Kenti Nekropol Alanında Mart 2008 ve Şubat 2009 tarihleri arasında gerçekleştirilen kazılarda, mezarlarda ölülere hediye olarak bırakılmış olarak ele geçen buluntuların bazıları şöyledir.
1- Pişmiş toprak unguentariumlar
2- Pişmiş toprak değişik formlarda kase, testi ve biberonlar,
3- Kadın figürünleri, koç figürüni,
4- Büst biçimli pişmiş toprak kap
5- Pişmiş toprak matara
6- Pişmiş toprak ve cam alabastronlar
7- Pişmiş toprak kremasyon kapları
8- Cam koku şişeleri, kaseler
9- Gözyaşı şişeleri
10- Bronz ve gümüş sikkeler
11- Kemikten ve camdan yapılmış iğne, spatula ve süs eşyaları
12- Altın diadem, broş gibi süsleme parçaları,
13- Altın, bronz ve gümüşten yapılmış yüzük, küpe vb. takılar ile cam kemik, pişmiş toprak boncuklar,
14- Cam oyun taşları
15- Yazıtlı mezar stel parçaları,
16- Yazıtlı sunaklar,
17- Pişmiş toprak kandiller
18- Kurşun tekne,
19- Deniz kabuklarından süs eşyaları
20- Bronz – demir strigilisler ( sporcu aleti )
21- Bronz aynalar, iğneler
22- Bronz tıbbi aletler
23- Mermerden ve kireçtaşından yapılmış heykelcik parçaları